Tigre halk kurtuluş cephesi tplf’nin basın açıklaması: Tigre’deki kıtlık ve açlık üzerine

1989 Eylülünden beri Tigre Halk Kurtuluş Cepnesi (TPLF)’nin Tigre’deki ciddi boyutlara varan kıtlık ve açlık hakkında uluslararası kamuoyuna sürekli olarak bilgi verdiği hatırlanacaktır. TPLF aynı zamanda, binlerce insanın yiyecek ve “beslenme merkezleri” diye adlandırılan merkezleri ararken öldüğü dönemde daha büyük bir faciayı önlemek üzere yardım almak için yoğun çalışmalar yapmıştı. Kıtlığın ve açlığın boyutlarının ve vehametinin bağımsız kuruluşlar tarafından doğrulanması üzerine, birçok ülkeye, Birleşmiş Milletler, kuruluşlarına, uluslararası organizasyonlara yiyecek yardımı ve fonu sağlanması için çağrılar yapıldı.
Bu çağrı ve taleplere verilen cevaplar tatmin edici olmaktan uzaktı, ihtiyacın ancak % 10’u karşılanabildi. Şimdi yiyecek stokları tükenmiş durumdadır. Ne Sudan Limanı’nda, ne de genelde Sudan’da ve Tigre ambarlarında yiyecek kalmamıştır.
Tigre’deki açlık bir tehdit olmaktan çıkmıştır, bugün yaşanan bir gerçektir. İnsanların kıtlık bölgelerinden göç etmeye başlamaları ve açlıktan ölmenin zayıfların, yaşlı ve çocukların bir kaderi olmadığı artık bir sır değildir. Tüm bunlar REST’in sınır ötesi operasyonun boyutlarını % 40 oranında genişlettiği zamana denk gelmektedir. Somut olarak söylersek yüklenmiş kamyon sayısı ayda 7000 TM’den 10.000 MT’ye çıkarıldı. Eğer yardım malzemesi ve yardım fonu zamanında yetişmezse, kıtlığın sonuçları 1984/85’tekinden daha ciddi olacaktır.
Bu arada Adis Ababa rejimi kıtlık bölgelerini bombalamayı sürdürmektedir. Yönetim, 18 Aralık 1989’da yani barış konusunda Roma’da yapılan ön görüşmeler sırasında TPLF’nin ileri sürdüğü serbest geçiş önerisini reddetmiştir. Aslında yönetim bunu 1984 Kasım’ından beri reddetmektedir. Buna rağmen şimdi gıda malzemesinin savaş alanlarının sınırlarından geçtiği ima edilmektedir. Sınır ötesi operasyonu tam olarak hayata geçirmemek ve serbest geçişin uygulanması konusunda adım atmamak için DERG’in bu imalarda bulunduğunu düşünüyoruz. DERG’in bu oyalayıcı taktiklerine karşı uluslararası kamuoyunun uyanık ve dikkatli olacağına güveniyoruz. Yönetim, uluslararası kamuoyunu, sınır ötesi operasyonuna (cross-border operation), serbest geçişin olmadığı, bir alternatif bulunabileceğine inandırmaya çalışıyor. Bu bir aldatmacadır. Yönetim, kıtlık ve açlığı bir savaş silahı olarak kullanmaktadır.
TPLF çeşitli ülke hükümetlerinin, yönetimlerin ve kuruluşların serbest geçiş izni için yaptığı baskıları ve bu yöndeki talepleri takdirle karşılamaktadır ve TPLF’nin serbest geçiş konusundaki politikası aynen devam etmektedir.
Şimdiye kadar olduğu gibi, serbest geçişin gönüllü yardım çalışmaları için en iyi yol olduğuna inanıyoruz. Ancak hemen işaret edilmelidir ki, Adis Ababa yönetimi serbest geçiş konusunda karar verinceye kadar sınır ötesi operasyonu (cross-border operation) için desteğin geciktirilmesi Tigre halkını açlıktan ölüme terk etmek demektir. Bu ise yönetimin açık isteğidir.
Uluslararası kamuoyunu, kuruluşları ve ülke yönetimlerini Tigre’deki afetin önüne geçmek için bir an önce harekete geçmeye çağırıyoruz.

ETOPYA DEVRİMCİ DEMOKRATİK HALK CEPHESİNİN
BASIN AÇIKLAMASI        5.1.1990

·    Derg’in tehlikeli saldırısı yenilgiye uğratıldı.
·    DEBRE-TABOR EPRDF’nin ellerinde
·    10.400’ün üzerinde Derg kuvvetleri safdışı bırakıldı
·    1989 Şubat’ında Endesalasiye’de tutsak alınan 10000’in üzerinde savaş tutsağı EPRDF tarafından serbest bırakıldı
·    Sayısı  6000’in üzerinde olan savaş tutsağı EPRDF’ye katıldı.
Birkaç aylık bir hazırlık sürecinden sonra, 20 Aralık 1989’da DERG, EPRDF’ye karşı bir saldırı başlattı. Ancak EPRDF kuvvetlerinin zorlu direnişiyle karşılaşan saldırı yenilgiye uğradı.
Wollo, Gondor ve kuzey Shoa kurtarılmış bölgelerine girmek isteyen düşman kuvvetleri üç yönde, Gofam’dan Borona’ya, Debre-Tabor (Gondor)’dan Gaysint’e, Dessie’den Were-lllu’ya kadar uzanan bölgelere yayıldılar.
Debre-Tabor ‘a yerleşen 4. mekanize birlik de dahil olmak üzere 12 DERG müfrezesi ile EPRDF arasındaki 6 günlük şiddetli çarpışmalardan sonra DERG kuvvetlerinin büyük bir kısmı bölgeden atıldı ve geri kalanı da dağınık bir şekilde geri çekildi.
Yalnızca Debre-Tabor savaş alanlarında, DERG’in 7600’ün üzerinde askeri yaralı ve ölü olarak safdışı bırakıldı ve 27.5’i EPRF tarafından ele geçirildi. Ayrıca Debre-Taborda askeri eğitim yaptırılanlar ve 1000’in üzerindeki DERG tutuklusu EPRDF tarafından serbest bırakıldı. Zorla askere alınanları ve piyade müfrezelerini kapsayan düşman kuvvetleri Nil’i geçti ve Borona’ya doğru ilerledi. 22 Aralıkta EPRDF, bu kuvvetlere öldürücü bir darbe indirdi. Zorla aske alınmış siviller, yerli nüfusun da yardımı ile silahlarını DERG’in askeri kuvvetlerine çevirdi ve Nil nehrini geçmekte kullandıkları 30 filikayı yaktı. Kuzey Koreliler tarafından eğitilmiş özel komando müfrezeleriyle birlikte 3. ve 8. Birlikler Dessie’den Were-lllu’ya doğru sürülmüş ve 20 Aralık’ta EPRDF tarafından geldikleri yere kadar geri püskürtülmüştür.
EPRDF kuvvetleri Debre-Tabor havalanı bölgesine yaklaştıkları zaman 603. kolordu (kıta, müfreze) komutanı Beneral (general) Ababe Haile Selassie ve Güney Gondor WPE sekreteri ve saldırının koordinasyon başkanı General Haile Melese birliklerini terkedip helikopterle Gondor şehrine kaçtılar.
AYIN 20’si ve 26’sı ARASINDAKİ DÜŞMAN KAYIPLARI 10400’ün üzerinde yaralı ve ölü.
Ele geçirilen malzeme: 6 tank, 3 BM-21 fırlatıcısı, 2 askeri kamyon, 2 BRDM, çeşitli markalarda 26 orta menzilli silah, 5400 üzerinde hafif silah, 35 tane çeşitli kamyon, arabalar, ve büyük miktarda mermi ve ciğer savaş malzemeleri.
Bu saldırının Shengo (Etopya Parlamentosu)nun Etopya’da duruma barışçı bir çözüm yolu bulmak ve tüm muhalefet güçleriyle barış görüşmelerini derhal başlatmak konusunda çağrı yaptığı zamana denk düşmesi dikkat çekicidir. Üstelik bu saldırı, Kuzey Etopya’nın 1984/85’lerdeki kadar vahim bir kıtlığa sahne olduğu ve uluslararası kuruluşların açlıktan kırılan insanlara yardım ve gönüllü yollamak için serbest geçiş hakki talep ettikleri zamana denk gelmiştir.
Mengistu rejimi kendisini barış sağlamaya adamış bir portre çizmeye çalışsa da aslında tam aksine, savaş sloganları atmakta ve saldırı için askeri hazırlıklar yapmaktadır.
SAVAŞ TUTSAKLARI
Geçmiş yıllarda WPE üyeleri ve memurlar da dahil olmak üzere binlerce savaş tutsağı TPLF (Tigre Halk Kurtuluş Cephesi) tarafından serbest bırakıldı. Aralığın ortalarında yönetime bağlı kötü ünlü 604. Askeri müfrezesi ortadan kaldırıldığında, çoğunluğu Endeselasie ve Selekeleka’da 1989 Şubatında ele geçirilen 10000 savaş tutsağını daha serbest bıraktı.
6000 kişilik bir diğer savaş tutsağı grubu adalet ve Etiyopya’nın demokratik birliği için savaşmak üzere EPRDF’ye katıldı.
ZAFER BİZİMDİR!
EPRDF

Şubat 1990

Yorumlar kapatıldı.

Özgürlük Dünyası 2022

Yukarı ↑